21. Yüzyılda İstanbul’a Bakış Açımız
Sn. İlber Ortaylı “İstanbul dünyanın merkezidir” demiştir.
Son verilere göre dünyanın gözbebeği İstanbul’un tarihi sekiz bin yıl öncesine dayanıyor.
Bu yüzyılda kadın, çocuk, genç ve engelli dostu bir İstanbul’a bakışımız;
- Yönetim biçimi olarak, 39 ilçesi ile birlikte yönetilen İstanbul üç bölge için yatay örgütlenme modeli ve yeni bir anlayış ile yönetilmelidir. İstanbul meclis üyelerinin ve bürokratların yanı sıra yerel STK’lar ve üniversiteler kentin sorunlarına çözüm ortağı olmalıdırlar.
- Planlama olarak, 1/100.000’lik anayasal planın mevcut teşekküller ve yeni iklimsel verilere göre yeniden revize edilerek depremsellik ve çevre şartlarının, orman ve tarım arazilerinin mutlak korunduğu, kendi besinini üreten, kendi enerjisini üreten, ekolojik planlama unsurlarının öne çıktığı bir İstanbul önermekteyiz.
- Ulaşım olarak, hatların yeniden gözden geçirilmesini, deniz metrobüs, metro gibi toplu ulaşımın ön planda olmasını, Beylikdüzü’nü Bakırköy’e Beşiktaş’a ve boğaza bağlayan deniz yolculuklarının her iki yakada kıyıya paralele olarak yapılmasını, yayalaştırılacak alanlarda yavaş tramvayların çalıştırılmasını, ilçelerin kendilerine has ulaşım modellerinin olmasını tavsiye ediyoruz.
- Kent meydanları ve kent mobilyaları kadın dostu, çocuk dostu, engelli dostu olmalıdır. Gençlerin özgürce kullanabildiği meydanları olmalı, bu meydanlar yeşil kuşak yollarla bütün ilçeleri sarmalı, bisiklet yolları ile lastik tekerleklilerin yayaları engellemeleri önlenmelidir. Kadınlarımız özgürce bu meydanlarda çocukları ile güvenli bir şekilde kullanabilmelidirler. Kent mobilyaları çevreci malzemelerden üretilmelidir. Kışın soğuktan koruyan yazın sıcaktan koruyan durak sistemleri geliştirilmelidir.
- Enerjisini kendi üreten bir İstanbul hedeflenmeli, güneş enerjisi için çatılarda solar kiremitler kullanılmalı devlet destekleri ile güneş panelleri ucuza üretilmelidir.
- Silivri, Kurtköy, Sile, Arnavutköy gibi ilçelerde tahıl ambarları yapılmalı rezerv tarım alanları mutlak koruma altına alınmalıdır.
- Şehrin belirli yerlerinde çiçek bahçeleri oluşturulmalıdır. Emirgan parkı örneğimiz mevcuttur. Küçük ölçekli kent ormanları yaratılmalıdır.
- Kentsel dönüşüm için 3M formülümüz 2013 yılından beri çeşitli platformlarda tartışılmıştır.
Mutlu halk,
Mükemmel planlama,
Memnun müteahhit ve kentsel dönüşüm örgütlenmesi mahalleler bazında gerçekleştirilmelidir.
- Yapı stoğu yeniden gözden geçirilmeli riskli binalar yıkılmalıdır.
- Tarihi yarımada için yapılmış tespit ve planlama çalışmaları masaya yatırılarak, yeniden gözden geçirilmeli, envanter çalışması hızlandırılmalıdır. Bu konu ile ilgili birimler STK’lar ve üniversitelerle birlikte tarihi yarımada sempozyumu yapılmalıdır. Tarihi yapılar restore edilerek turizm ve kültür yapıları olarak değerlendirilmelidir.
- Şehir plancıları, mimarlar ve teknik elemanlardan oluşan gönüllü bir "Estetik Kurul", kent siluetimizde bir stil birliği oluşması adına düşünülmelidir.
- Şiddete uğrayan kadın ve çocuklar için İstanbullun iki yakasında kadın sığınma evlerine alternatif olarak, içinde yaşam ve üretim merkezi olan kadın kampüslerini öneriyoruz.
-
Kadın duyarlılığı ile, üreten, odağında insan unsurunu ve onun değerlerini önemseyen, 21.yüzyıla yenilikçi bakış açısı getirebilen bir anlayışla yarının kentlerini tasarlayan ve ortak mirasımızı yarınlara taşıyan bir vizyonun takipçisiyiz.
Yük. Mim Zeynep Nurfeşan Ağra
İnşaat ve Kadın Der. 3. Donem Başkanı